Dünya’nın en iyi mimarları / tasarımcıları işe nasıl başladı?

0 7.058

Hepimizin başlarken merak ettiği soru bu; nasıl başlanır?

Her iyi tasarımcının farklı hikayesi vardır. Fakat başarıyı getiren ortak özellikleri ise neredeyse hepsinde aynıdır.

Dünya’nın en iyi tasarımcı ve mimarlarının bir çoğu ile görüşme fırsatımız oldu. Bire bir görüşemediklerimizle ise dolaylı yoldan irtibatta bulunduk.

Herkesin farklı bir öyküsü, farklı bir tutkusu, farklı bir çizgisi var.

Tutku, her meslek erbabının esas başlangıç noktası olsa da bunun devamını getirmek için ‘azme‘ ihtiyaç var.

En iyiler tutkularını azimleri ile birleştirerek en iyi olma yolunda başarılara imza atmışlardır.

Peki nasıl?

Zannedildiği gibi mimarlara / tasarımcılara en iyilere projeler, paralar tabiri caizse hemen akmamıştır. 🙂

Belli sürecin ürünü olarak iyi projeler iyi mimarları / tasarımcıları bulmuştur.

Neredeyse tüm iyi mimar ve tasarımcılar iş almadan iş almış gibi projeler geliştirmişlerdir.
Evet, yanlış duymadınız. 🙂 Neredeyse tüm iyi mimar ve tasarımcıların mihenk taşı, gelebilecek müşterilerine gösterebileceği gurur duydukları proje geliştirmeleri ile meydana geldi.

İyi tasarımcılar, ilk adımlarında kendi sevdikleri projeleri geliştirmek ile işe başladılar. Özellikle mimar ve iç mimar birçok tasarımcı kendi çizgisini belirlemeye, kendi tarzını oluşturmaya ve o tarzın ürünü olan somut ürünleri ortaya koymaya başlayarak ilk adımlarını attılar.

Tutku, azim ile birleşmeden bir hayali projeyi maddi karşılığı olmadan neticelendirmek, detaylandırmak pek kolay değildir. Önemli vakit harcamanız gerekir. Öğrencilik hayatında pek dikkate alınmayan bu proje geliştirme sürecini iş hayatına girişte zihniniz rahatken geliştirmeniz size birçok avantajı beraberinde getirecektir. Evvela burada iki önemli avantajı elde etmeniz mümkün olur:

1- Artık elinizde yapılmaya ve sunulmaya hazır projeleriniz olur,

2- Bu süreç içerisinde kendi eksikliklerinizi, öğrenmeniz gerekenleri keşfetmiş ve bunları gidermiş olursunuz.

Her şeyden önemlisi artık birilerine beğendirecek konsept proje-leri elde etmiş olursunuz.

Burada iş veya yarışma dönemindeki gibi proje yetiştirme kaygınız olmayacağından kendinizi projenize ve öğrenmeniz gereken noktalara daha iyi vermeniz mümkün olur. Kısacası, kendinize daha iyi bir çözümleme yetisi kazandırmış olursunuz.

Her gittiğim üniversitedeki söyleşilerde söylediğim gibi; her işin daha iyiye noktaya ulaşmasının sırrı not almaktır. Her başarılı mimarın tecrübeleri ile dolu bir not defteri vardır. Edindikleri gözlemler, bir sonraki projede doğabilecek birçok problemi tolere ederek daha hızlı yol kat etmelerini sağlamıştır.

Aklınıza gelebilecek tüm iyi tasarımcıların; Karim Rashid, Bjarke Ingels, Philippe Starck gibi birçok tasarımcının hayatını incelediğimizde ‘nasıl başladıkları’ sorusunun cevabı tasarımda iyiyi arama tutkusu ile başladı dememiz mümkün.

Sizin için geç mi? Hiçbir zaman geç değil. Tek yapılması gereken tutkunun peşinden gidecek azim ile çalışmaya başlamak! Evet, BAŞLAMAK.

 

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.